Beşiktaş Teknik Yöneticisi Şenol Güneş, Türkiye Futbol Federasyonunun, siyah-beyazlı ekibin Gaziantep FK ile oynadığı maçtaki VAR kayıtlarını açıklamasıyla ilgili değerlendirmede bulundu. Güneş, “Gaziantep maçında güya astık kestik. Mağdur olan biziz. Ne yanlış yapıldı, hakem kırmızı kart gösterebilirdi. Açıklaması da yapılmış, yanılgı yaptı. Bu bir cürüm değil hatadır” diye konuştu.
Siyah-beyazlı grubun, BJK Nevzat Demir Tesisleri’nde gerçekleştirdiği idman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Güneş, 2018 yılında VAR için “Önemli olan niyet” yorumu yaptığını hatırlatarak, “30 sene önceye de gidip birtakım sözlerimi alırsanız onlar da hala geçerli. Dün akşam tesadüfen eski maçları seyrettim. Trabzonspor’daki maçlarda önde pres, tek topta attığımız goller var. Artık onları anlatmaya çalışıyoruz, bize yaşlandı diyorlar. O gün yaptığımızı bugün siz yapıyorsunuz. Yeni geldiniz, beğenilen geldiniz. Haklı çıkmak kıymetli değil. Söylediklerimizi paylaşmak, ortak kıymette buluşmak kıymetli olan.” dedi.
“Biz birlikte yaşıyoruz.” diyen Güneş, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Yönetimi, teknik heyeti, oyuncusu, medyası birlikte yaşıyoruz. Burada birbirimizi dövüp düşmanlık mı istiyoruz yoksa sevgi hürmet mı istiyoruz. Menfaat için bunu yok ediyoruz. Aslında yok ettiğin kendin. Karşı tarafı yok edersen kendini de yok edersin. Bugün 4 büyükler de Anadolu kulüpleri de Türk futbolunun güzide kulüpleri. Rekabet için en uygunsun sunmak lazım. Gaziantep maçında güya astık kestik. Mağdur olan biziz. Ne yanlış yapıldı, hakem kırmızı kart gösterebilirdi. Açıklaması da yapılmış, yanılgı yaptı. Bu bir cürüm değil yanılgıdır. Kusur, bilmeyerek yapılan bir şey. Gördüğünde yanlış karar verdi. Lakin rakibin 15-16 faulü var. Bunun içinde biz hamleye giderken, sarı kartla birlikte atılması gereken oyuncular var. Biz ağzımızı açmadık ve mahkum olduk. Kırmızı kartlık konuma kadar zati biz daha yeterliydik. Bizim oyuncu da kusur yaptı, provokasyona, tuzağa düştü. Hakem de provokasyonu gördüğü için takdir hakkını sarı karttan yana kullandı, bana nazaran de yanlış yaptı.”
Beşiktaş’ın kelam konusu müsabakada 2 puan kaybettiğini hatırlatan Güneş, “2 puan kaybettiğimiz halde hatalı oluyoruz, 3 puan alıp bizi suçlayanlar oluyor. Haksızlığı hak görüyorsak neyi konuşalım biz sizinle. Onun için susmakta fayda var diyorum. Buradan bir şey çıkmayacak. Diyecekler ki ‘Menfaati var’ zira hayata bu türlü bakıyorlar. Yanılgılarımız natürel ki olacak ancak kabahat işlemeyelim. Şu anda hakem topluluğunu yok ediyoruz sonra bu hakemlerle devam etmek istiyoruz. O vakit öbür bir şey istiyorsunuz” tabirlerini kullandı.
“Bizi niçin bu olaya ortak ettiniz?”
Gaziantep FK ile oynadıkları maçta oyuncuları Nkoudou’nun rakip futbolcu Kitsiou’ya yaptığı harekete değinen Güneş, “Beşiktaş’ın da Galatasaray’ın da Fenerbahçe’nin de Trabzonspor’un da lehine bir yanılgı olması aslında aleyhine bir kusurdur. 1 hafta evvel Gaziantep maçı oynanmış akabinde Adana Demirspor maçına çıkmışız. Artık dönüyoruz tekrar maça. Tamam her konumu birlikte izleyelim, hakem bize 1 puan için yardımcı mı oldu, 2 puana mı pürüz oldu. Bu tip konuşmalarla başka maçlara baskı yapıp ortalığı toz duman etmeye çalışıyorlar. Bunu dedikten sonra Kasımpaşa maçında haksız bir karar verilirse ben rahatsız olurum.” diye konuştu.
Eski ve yeni hakemleri dinlediğini ve bu bireylerin kuralları bilmediğini kaydeden Güneş, “Kuralları kendilerine nazaran yorumluyorlar. VAR sistemi için o yüzden söylemiştim bu kelamı. Bilime nazaran 2 artı 2 daha 4 eder. Futbolda ise bu sonuç 3 ya da 5 olur. Bilimle çözmeye kalkarsanız kusur yaparsınız. Tartışmalı kararlar vardır ve bunun üzerinden gidersek menfaatler ortaya çıkarsa, o vakit susmak daha güzeldir. Bizi niçin bu olaya ortak ettiniz? Beşiktaş’a haksızlık yapıyorsun demeye mi çalışıyorsunuz. Biz esasen gerideyiz. Bırakın yakamızı ya. Biz işimizi yapacağız. Futbol oynamaya çalışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.
“Her maçın kayıtları açıklanmalı”
Hakemlerin oyunu süratli oynayan gruplara müsaade vermesi gerektiğine dikkati çeken Güneş, şunları söyledi:
“Gaziantep maçında bize müsaade vermedi. Mesela birinci frikik durumu bana nazaran kırmızı karttı. Tıpkı konumu yıllar evvel kasıtlı olarak bastı diyerek kamuoyu oluşturanlar vardı. Haksızlık varsa aslında hakemler ceza alır. Merkeze girip, bu biçimde itibarsızlaştırmak markayı kurtarmaz, batırır. Artık geri dönmek de sıkıntı. Bir şeyi açtılar, açıkladılar ve devam etmeliler. Şu saatten sonra geri dönmek de güç. Açılmamalıydı fakat artık devam etmeli. Her maçın kayıtları açıklanmalı o vakit. Bu cins konuşmaları da hakikat bulmuyorum. İşimizi nasıl güzel yaparız diye düşünüyoruz ve bizi de bu tıp oyunların içine sokmasınlar diye düşünüyoruz.”
Futbolun marka kıymetinin düşürülmemesi gerektiğini vurgulayan Güneş, “İlk başta VAR konusu konuşuldu burada da. Gündemi biz oluşturuyoruz fakat futboldaki gündem o değil. Futbolun sahibi hepimiziz. Beşerler hoş futbol izlemek için para veriyor. Yöneticiler, antrenörler, hakemler, kuvvetler ayrılığı içinde olmalı. Hepsi özgür olmalı, kendi içlerinde yanlışların hesabını kesebilmeli. Federasyondan tek başına bunu beklemek yanlışsız değil. Bugün yöneticiler konuşuyor. Ben şu anda konuşurken yanlış yaptığımı düşünüyorum. Meğer yöneticilerin yanlış yaptığını düşünmesi lazım. İnanın Kasımpaşa maçında iki kadro da hoş futbol oynayıp, bunun konuşulmasını istiyorum. Futbolculara da ‘Siz alanda kendinizi konuşturun ki, diğer şey konuşulmasın’ dedim. Akşam Newcastle-Arsenal maçını izledim. Adam 18’e mahkum etti ancak maç 0-0 bitti. Hakem kusur yaptı lakin bu konuşulmadı. Bu yapılanlardan bilinen ya da yararlananlar var ki, biri başkasına çaktırmadan baskı oluşturmaya çalışıyor. Bu yakışıksız bir şey. Sonra marka kıymeti düzgün olsun. Kimse Türk futbolunu ve marka bedelini düşürmesin, herkes kendi işini düşünsün. Ben de kendi işimi düşünüyorum.” sözlerini kullandı.
“Puan açısından sabırlı olacak durumda değiliz”
Spor Toto Üstün Lig’in 18. haftasında Kasımpaşa ile yapacaklara maça da değinen Güneş, rakipleriyle kritik bir gayrete çıkacaklarına dikkati çekti.
Lig yarışının uzun bir maraton olduğunu belirten Güneş, “Birçok maç var, daha devre olmadı. Daima hiçbir grup makûs gitmez, daima güzel gitmez. Kıymetli olan düşüşlerde puan kaybetmemektir.” diye konuştu.
Gaziantep maçında 2 puan kaybettiklerini ve oyun tempolarının düşük olduğunu vurgulayan Güneş, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Ama kazanabilirdik. Sonrasında Adana Demirspor maçını kazandık. Kasımpaşa maçına hazırlanıyoruz. Değerli olan oyun ideolojimizi geliştirebilmek. Puan açısından sabırlı olacak durumda da değiliz. Kaybedilen puanlar geri gelmiyor. Kasımpaşa maçıyla bir seri yapmak istiyoruz. Adana Demirspor maçının akabinde 3 puan almak istiyoruz. Kadronun genel durumu âlâ. Kerem Atakan Kesgin, Salih Uçan, Oğuzhan Akgün ve Ghezzal’in durumları olumsuz görünüyor. Salih şimdi gruba katılmadı, Kerem başka çalışıyor. Çok önemli değil fakat 3-5 gün sürebilir. Bugün egzersizde olmayan Weghorst’un kıymetli bir durumu yok. Dinlenmesini istedik ve durumuna bakacağız. Grubun genel olarak dönem başından bu yana bulunduğu yerden kimse şad değil. Bunu üst çıkarmak için çalışıyoruz ve eldeki oyuncuların da buna yeterli karşılık verdiğini düşünüyorum. Bu maçtan 3 puan alırsak gelecek için hoş olacağını düşünüyorum.”
“Masuaku’nun birinci 11’de olma ihtimali çok fazla”
Adana Demirspor karşısında galibiyeti getiren golü atan Masuaku’yla idman öncesinde yaptığı sohbetin hatırlatılarak bu oyuncunun gruptaki geleceğiyle ilgili soruyu yanıtlayan Güneş, şunları söyledi:
“Aynı şeyi söyleyip farklı şeyler konuşuluyorsa, benim yapacağım bir şey yok. Ben niyetlerimi açık açık söyledim. Saklı bir görüşmem olmadı. Bütün oyuncularla ilgili söylediğim şeyler olduğu söz ediliyor. Açık olmak lazım ancak her şeyi her yerde de konuşmamak lazım. Bazen mahrem yerlere giriyoruz, bu da ülkenin ıstırabı. Kozmik odadan girip de hakemler odasına, ailenin odasına girerseniz bütün ortak pahaları kaybedersiniz. Masuaku öteki oyuncular üzere bizim oyuncumuz. Bugün itibariyle Semih’i de çağırdım antrenmana. Bütün hepsi bizim oyuncularımız. Devre ortasına kadar bütün oyuncuları yeterli değerlendireceğiz. Kimin gidip kalacağına ise ben, kulüp ve oyuncu karar verir. Birlikte karar verirken de teknik, idari ve ekonomik karar vereceğiz. Kimin gideceğini ben de yüzde 100 bilmiyorum fakat bu hafta kimin oynayacağına hazırlık yapıyorum. Bunların içinde de Masuaku’nun 11’de olma ihtimali çok fazla. Oynattığımız oyuncuyu şu anda göndermiyoruz lakin yarın ne olacağını da bilmiyoruz.”
Takımdaki kimi oyuncularda olduğu üzere Masuaku’nun da bilgilerinde düşüşler olduğuna dikkati çeken Güneş, “Verilerde düşüklükler var. Bazen bilime inanmıyorsun diyenler oldu lakin ben kendimi biliyorum. Bu datalara kimse karşı çıkmaz lakin futbol bilimle muadil değildir. 2 artı 2 bazen 4 değildir. Bazen ofsayttır bazen değildir. Bunlar yoruma açıktır ve tartışılacaktır, o yüzden herkes konuşuyor. Fizikî bilgileri çok uygun olan oyuncunun bazen alandaki öbür dataları âlâ olmadığı için randımanı uygun olmuyor. Koşu aralığı çok konuşuldu, şiddetli koşulardan bahsedildi. Sonra atletik oyuncular konuşuldu ancak teknik de kıymetli. Dünya Kupası’nda atletik oyuncuların ne kadar yeterli olduğunu anladık fakat her atletik oyuncu da uygun oyuncu değil. Yetenekli oyuncunun atletik olması düzgün. Bilhassa siyahi oyuncuların öne çıkmasındaki bir sebep buydu. Yeteneğini uygun kullanamayanlar da gücünü yeterli kullandı. Biz de diyoruz ki, yeteneğin var, fizikî gücünü kullan, mental olarak da bunu grupla birleştir. Bunu sağladığın vakit zati durum kolay. Masuaku da bunlardan birisi.” diye konuştu.
Masuaku’nun geçen dönem takımda bulunmadığını hatırlatan Güneş, “Birçok oyuncu geçen sene yoktu, bu sene var. Biz de gittik ve geldik. Değerli olan bu kulübün başarılı olması, unsurları, prensipleri olan, tarihe damga vuran bir kulüp olarak bunu sürdürmesi. Biz bunun bir kesimiyiz. İşimizin getirdiği yetki ve sorumluluklar var. Taraftarlara söyleyeyim, hiç merak etmesinler. Ben ‘Sabırlı olun’ lafını kullanmayı sevmiyorum. Hakikat, unsurlu olduğumuz vakit bize dayanak olacaklar, işimizi uygun yapacağız ve sonuç alacağız. Biz yanlış işler yaparak sonuç almak istemiyoruz. Bu türlü beyanlarımız olmadı, bu türlü yapanlara da karşı çıkıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.